20 Ocak 2009

14:16

Sevgili günlük;

Bugün partnerimle uyum içinde değildim. Sürekli koltukta oturdu durdu. Allah’ın izniyle 11 dakika sonra da ben oturacağım. Dileğim, içinde bulunduğumuz şu sıkıntılı kriz günlerinde…

Oturdum. Sebilde çok şahane su var. İçip içip duruyorum. Sosyal odayı adeta benimsedim. Partnerim henüz gitmese de, bir gün onu da götürüp su içireceğime dair kendime söz verdim. Projeden A1‘i de çakmışız zaten. Canını yediğim, not kağıdını gördük de konuşuyoruz. 1 kredi de olsa A1, A1’dir. Kaç tane A1 alıyoruz sanki? ‘nin A1’i yok lan 5 senedir. En son A1’i anaokulunda koşma dersinden almış. Hadi yine iyisiniz oğlum siz. Ben anaokuluna da gitmedim lan oğlum lan.

Sürekli sakız çiğnediğimden susuyorum. Sosyal oda beni bekler. Bir buz gibi su içip geleyim. Partnerim kendi kendine laboratuvar eşyalarıyla oynuyor. Halbuki adı var onun. Ben bilmiyorum ama. Jojesi olsun, beheri olsun biliyorum da, onu bilmiyorum. Hadi su içmeye gittim ben.

Saat 14:26. 1 saate çıkarız.

Manea

Gothart – Manea bulun, indirin. Açın sesi. Oynayın. Hayır ses de öyle böyle açık değil ha! Yani eve hırsız girse duymam. Uyusam bir nebze daha iyi, tıkırtı mıkırtı duyar uyanırım. Neyse oynuyorum ben. Uykum da açılıyor. Deli miyim neyim ya!

sneyl»:
insanın uykusu açılıyor
«sneyl»:
zaten öyle bir ses açık ki eve hırsız girse duymam
«sneyl»:
uyusam daha iyi lan tıkırtı mıkırtı olur
Nob Boggy-Hillocks:
ahaha:D:D
Nob Boggy-Hillocks:
güldüm bak yine
«sneyl»:
evet benim de hoşuma gitti
«sneyl»:
bunu da yazıyım

İşte böyle eğleniyoruz artık bu saatte…

Sabahlamak

1 Kadın 1 Erkek diye bir dizi var Turkmax kanalında. Güzel baya. Hoşuma gitti. NBH_ malikanesinde sabahlarken sağolsun o izlettirdi. 20 dakika falan sürüyor ortalama. 2 bölümünü izledim televizyonda. Diğer bölümlerini de buldum. İlk bölümünü indiriyorum şimdi. Zaten o zaman tam dakikasını da öğrenmiş olurum. Bir kız bir erkek var adından da anlaşılacağı üzere. Sadece onlar gözüküyor. Diğerlerinin hep sırtı dönük. Neyse güzel yani. Sabahlayacağım için onları da izlerim aralarda. Malum HIMYM* yok bu aralar. Bununla idare ederiz. Geç saatte yayınlanıyor bir de. Seks muhabbeti oluyor arada, o da ondan herhalde. Hep 20 dakikalık dizi arıyordum bu da iyi oldu. HIMYM, TBBT*, bir de bu eklendi. The Office indireceğim daha.

Meksika kahvesi yaptım. Nedense bunun beni ayık tuttuğuna inandırmışım kendimi. Belki gerçekten öyledir ama sanmıyorum. Yine de işe yarıyor her türlü. Hayır nereye sabahlıyorum ki zaten sabah olacak birazdan. Zaten sabahlamışım ben. Yanmışım ben. Saat 11:00 – 15:00 arası uykum gelmese bari. O arada ders çalışmayı planlıyorum. Şimdi 1 Kadın 1 Erkek izlerim. Biraz ders çalışırım. Biraz THPS4* oynarım. Ondan sonra da defolur okula giderim.

* sırası ile; How I Met Your Mother, The Big Bang Theory, Tony Hawk’s Pro Skater 4

Son Ki 3 Dört Beş

Yalnızlık ne acayip bir şeymiş. Sessiz ev. Yukarısı sessiz gerçi. Odada müziğin sesini sonuna kadar açıyorum. Çok eğlenceli.

Bir şey paylaşacağım sizinle. Hazır mısınız?

Ben eskiden çok aptalmışım. Hangi konuda? İlişkiler konusunda. Eskiden derken hakikaten eskiden ama. Yani 15-16 yaşlarımda. Giderdim bir kıza aşık olurdum efendime söyleyeyim. Sonra o beni sevmezdi. Ben onu severdim. Ondan sonra başka birine daha aşık olurdum. Benden bir kız hoşlanırdı. Ben ondan hoşlanmazdım. Neden? Çünkü ben başkasına aşığım! Hay kafana tüküreyim senin! Lan neyine aşıksın 15 yaşında ya! Defol git ya! Ha ne oluyordu sonra? Ben aşık olduğumla kalıyordum. Neyse sonradan değiştim. Çok şükür. Ha ne oldum? Artık aşık olduğumu elde edebiliyorum. Şaka lan şaka. Neyine değiştim ya. Hala şapır şupur aşık oluyorum arkadaş! Neyse bu da böyle bir anım olsun. Sadece size anlattım bakın. Başkasından duymayayım!

Beş tane sınavım kaldı. Yarın iki tanesini daha yok edip son haftaya gireceğim. Sonra ver elini İzmir. Sonra ver elini İstanbul. Ya da önce ver elini İstanbul olsun, sonra İzmir olsun. Dur bakalım.

Neyse gece uyumazsam yazarım yine. 20 dakika sonra dizi var. Optm bye ttLum gLe gLe bai cnm…

Acıktım…

Kocaman köftesi, özel sosu ve çıtır kaplamalı soğanlarıyla sabrımı zorlayacağım…

Yerken Edit: Kocaman köftenin yanlarını hafiften yakmışlar.
Yersen Edit: Olsun ama yanıkları da güzel…

İçmek!

1- Eğer birisine içki ısmarlamak isterseniz Happy Hour(s)‘a denk getirmeye çalışın. Bu yüzden en iyisi El Paso‘ya götürün.
2- “Fondip fondip!” demeden önce mutlaka kadeh kaldırın.
3- İlk yudumunuzda kadeh kaldırın. Daha sonra kadehinizi masaya vurun.
4- Her zaman en küçük olana bir konuşma yaptırın.
5- Garsonla göz teması kurun. Böylece aldığınız alkolün etkisiyle pek çaba sarfetmemiş olursunuz.
6- Eğer yeni bir içki istemiyorsanız garsonla göz teması kurmayın.
7- Garson demişken, Public garsonlarıyla muhattap bile olmayın.
8- Sarhoş olduğunuzu söylemeyin. Zaten anlaşılır.
9- Sevmediğiniz içkiyi shot yapmayın. Sonrası kötü olur. Aman!
10- Çok fazla içkiyi karıştırmayın.
11- Birisine ben kolay kolay sarhoş olmam demeyin.
12- Eğer bir kıza içki ısmarlamak isterseniz ve kız reddederse, bilin ki kız sizden hoşlanmamış. O yüzden çok zorlamayın.
13- Eğer bir kıza içki ısmarlamak isterseniz ve kız kabul ederse, bilin ki kız sizden hoşlanmayabilir. Hemen gaza gelmeyin.
14- Eğer bir kız size içki ısmarlamak istiyorsa, bilin ki kız sizden hoşlanıyordur.
15- Evinizde her zaman tirbuşon bulundurun.
16- Eğer tirbuşonunuz yoksa, mantarı kalem ile şişenin içine doğru itin.
17- Tuvalette tanımadığınız biriyle konuşmayın. Ya da konuşun ne bileyim ben. Sanki ben çok mu biliyorum? Şşş sakin. Hadi devam…
18- 6. biranızdan sonra aynada kendinize bakmayın. Emin olun güveniniz sarsılır.
19- Eğer kız iseniz shot yaptıktan sonra “woo-hoo” demeyin. İtiraz ederseniz, How I Met Your Mother 4×08 izleyin.
20- Tekila shot pahalı diye içmemezlik etmeyin. Bira aralarında kullanın. Size para soran oldu mu?
21- Bedava içkinin tadını başka bir içki veremez.
22- Eğer çok paranız yoksa ve dışarı çıkacaksanız, mekana gitmeden önce mutlaka evde bir iki tane bira için. Bu sizi rahat ettirir.
23- Yeni bir içkiyi denemekten korkmayın. (Kavun şarabı lan!)
24- Sürekli gittiğiniz bir mekan kesinlikle olsun. Tanıdık garsonlar her zaman iyidir.
25- Barda oturan ya da sahneye yakın yerde oturan kızların %50’si güzeldir. Erkekleri bilemem kusura bakmayın.
26- Eğer biranızı masaya dökerseniz peçeteyle temizleyin. Eğer bardağınızı kırarsanız bırakın garson temizlesin.
27- Adisyon kabarmışsa fıstık ikramı gelir, bekleyin.
28- Fıstık ikram edilmezse, isteyin. Gerekirse parası neyse ödeyin, alın. En kötü Nefes‘e gidip beleş mısır yiyin.
29- Mısırları ve fıstıkları karın doyurmak için yemeyin.
30- Meksika birası alnınızın yanındaki damarları harekete geçirir. Korkmayın. Tuz o tuz. (Ç.)
31- Yalnız içmek de güzeldir. Denemediyseniz deneyin.
32- Kafanız iyi olmaya başladıysa, yeni tanıştığınız bir kızın ismini unutabilirsiniz. Yatakta belli etmemeye çalışsanız da sonradan bir şekilde hatırlarsınız. Kısmet. (D.)
33- Alkol aldığınız zaman depresif olabilirsiniz. Bu sizin kişiliğinize bağlı. Ama eğlenmeye çalışın.
34- Pipetle içki içmeyin. Kızlar içebilir.
35- Birisiyle fondip için iddiaya girmeyin. Gerek yok.
36- Nefes‘e yanınızda kız olmadan gitmeyin. Sonra dans etmesi itici olur.
37- İnsanlar alkol aldığında agresif olurlar. Sakin olmaya çalışın.
38- Eğer garson güzel bir kız ise, “bir tane daha?” diye sorduğunda sürekli evet demeyin.
39- Ama deniyor işte. O yüzden son iki maddeyi sallamayın.
40- Eğer hangi içki kimin diye kafalar karıştıysa, en çok içki olan kadeh sizindir.
41- Eğer bir yere davetliyseniz ve içki getirmişseniz, mutlaka ondan için. Boşuna mı aldık lan!?
42- Bira sizi yumuşatır. Şarap sizi sersemletir. Vodka sizi duygusallaştırır. Tekila sizi agresifleştirir. Hepsini karıştırmayın! (keh keh)
43- Eğer dışardaysanız ve sarhoşsanız, devam devam. İyidir.
44- Kaldığınız otelde bedava içki varsa, ilk gün abartmayın. Yavaş yavaş açılırsınız.
45- Elinizde üçten fazla içki taşımayın. Çünkü her zaman üçtür.
46- Eğer birisini unutmak istiyorsanız vodka için.
47- Yeter bu kadar. Belki daha sonra devam ederiz.
48- Bye!