Bir kibrit yaktim az once dogum gununu kutlamak icin. Oyle siradan bir kibrit degil ama. Cok farkli bir kibrit. Kibritlerin moleskine’i illa bir seyle bagdastirmak gerekirse. Bilmem hatirlayabildin mi “o kibrit”‘i? Kibrit konusu bir kenarda dursun. Simdi yaziyi bambaska bir yere cekecegim; oyun teorisi.
Nash Dengesi -boyle yazinca cok tirt duruyor, halbuki equilibrium deyince ondan krali yok- denen kavrama asina olmadigini varsayiyorum. Bazi oyunlarda -herhangi bir hareketimiz, kararimiz icin oyun diyebiliriz- oyle bir nokta -nokta dedigimiz de belirlenmis bir strateji olsun. yani su durumda ben en iyisi sunu yapayim gibi- vardir ki, oyunu oynayan taraflari -biz ve hareketimizin olasi sonuclarindan etkilenecek diger insanlar- bulunduklari o noktayi (dolayisiyla hareketi) degistirmeye tesvik eden hicbir nedenleri yoktur. Cunku her oyuncu icin en iyi sonuc o noktadaki strateji ile elde ediliyordur. Iste o noktaya Nash Dengesi denir.
Donelim kibritlere.
Bu yazi burada sona eriyor. Anlatmak istedigi sey cok onemli. Aradaki bagi kurabilirsen ne mutlu, kuramazsan da bir sey degisecek degil ya…