Bundan iki ay öncesine kadar yeni yıl için bir düşüncem vardı. Olmadı. Yani olacak gibi durmuyor. Sadece heyecan. Belki de ne kadar değiştiğimin göstergesiydi. Bir insan iki ay sonrasında başka bir değişim sürecine giriyor bu kez. Değişiyorum, evet. Eskisinden pek fazla götürmesini istemiyorum. Kötüleri alsın sadece. Bozulanları. Ha, bu arada, yeni yıl için düşüncem vardı derken; kutlama için değildi. 19 Ocak içindi. Beraber kutlayacağız yine. 19 Ocak için gerekenleri sağlarsam neden olmasın diyorum ayrıca. Yani eski ben, yine eski ben. Olsa ne güzel olur. Burada merak uyandırmak değil aslında amacım. Ya da uyanın! Merak uyanın!
Bir şarkı var, yazması zor şimdi. Üşendim. Latin harfleri ile yazarsam bir işe yaramaz. Hemen anladık! Rusça evet. Çok güzel, onu söyleyeyim dedim.
Bu yazdıklarımdan bir sonuç çıkarıyor muyuz? Hayır. Çıkar gibi oluyor da çıkmıyor. Benim söylemek istediklerimi yarım yamalak söylememden kaynaklanıyor bu. Yani, hem söylemek istiyorum hem de tam söylemek istemiyorum. O yüzden yani. Neymiş? Bir düşüncesi varmış ama olmayacakmış. Nedir düşünce? Belli değil. Neymiş? Bir şarkı varmış, çok güzelmiş. Nedir şarkı? Belli değil.
Hadi biraz gerçek şeylerden bahsedelim…
Fotoğraf çekmesini bilmeyenler çekmesin. Ben çok mu biliyorum? O yüzden değil bu sitemim. Alıyorlar milyarlık/binlik fotoğraf makinelerini, ondan sonra çekiyorlar da çekiyorlar. Sinirleniyorum! Hayır tamam anladık seviyorsun da, biraz güzel çek ya! Ondan sonra Facebook notification alert! Bakma kardeşim zorla mı? Bakıyorsun işte. Bak bak sinirlen.
Dün portakallı nargile yaptım. Çok şahaneydi. İlk defa tek olarak içiyorum. Yani karışımların içinde olurdu portakal ama bu kez tek başına sahnedeydi. İyi oluyormuş. Kış nargilesi işte.
Bu arada yine acayip acayip rüyalar görmeye başladım ben. Filmlik olan çeşitlerden. Hayır bir de rüya yarıdayken uyanıyorum, sonra tekrar uyuyorum rüyanın sonunu görmek için. O bitiyor, bir diğeri başlıyor. Ben de uyudukça uyuyorum. Ne olacak böyle? Bir rüya programı olsa, seansları falan bilsem de o saatlerde uyusam olmaz mı? Yoksa 20 saat uyuyorum arkadaş.
Salı günü deneylere başlıyoruz morla ile. Haydi hayırlısı diyorum. Zevkli olacak ilerleyen haftalarda.
MSN Edit: Bugün Fenerbahçe – Beşiktaş maçı vardı. Fenerbahçe 2-1 yendi, tamam. Ben de Fenerbahçe’yi tutuyorum bilindiği gibi. Sevindik, tamam. Sözüm Galatasaray’ı tutan arkadaşlara: Neden Beşiktaş’ı kutluyorsunuz? Bu nasıl bir nefrettir? Böyle şeylere sinirleniyorum işte. Ondan sonra nefret et Galatasaray’dan. Olacak iş mi? Gidin kendi takımınızla ilgilenin!
Rahatladım…
“salak şey :)”
ayni yazida sadece birinin ismini vererek benim sayabildigim dort kisiye gonderme yapmis olman. bunlardan sadece ismini saydigina, gorece, sovmemis olman beni sabah sabah onore edecekken ansizin calan telefonun sesiyle irkildim ve dekanliktan arabami cekeyazmam gerektiginin farkina varacakken odamin ikinci katta oldugunu ve yemekten en cok hoslandigim ve sanirim hoslanabilecegim seyin kesme seker oldugunu anliyordum derken sarjimin bitmesiyle sonsuz bir dongunun icinde buldum kendimi. Iterasyon dedikleri bu olmaliydi. Bye
beni sildiğini başka bir arkadaşın wall’undan öğrenmişken sonradan yanlış anlaşılmanın olduğunu ve olayın kapandığını sanarken sabah sabah (bana göre) roketin telefonuyla uyanır gibi olup telefonu uyuklayarak açmamla telefon numaranın istendiğini anlamam bir olmasına rağmen numaranı mesajla kendisine ilettiğimi anımsadığımı bilmeni istediğimi düşünmekteyim.
ihihihi :X salak şey:)